"İyi" ve "Kötü" arasındaki dengeye dair...

Sonsuz zamanın ve mekanın ortasında, olasılıklar evreninde artık biliyoruz ki tesadüf diye bir şey yok. Başımıza her ne geliyorsa, gelmesi gerektiği için geliyor. Peki doğru ve yanlış bu işin neresinde?

Sen, varoluşun muazzam bir yansımasısın ve kendi değer yargıların ile ortaya koyduğun düşüncelerin tabiki doğru. Peki ya diğeri? O da aynı ayrıcalıklara sahip bir tekamül yolcusu değil mi? O halde ona göre de doğru olan bir şey gerçekten doğrudur...

Peki 2+2=4 doğrusu ile 'Mavi en güzel renktir' cümlesi aynı doğruluk seviyesinde midir? O halde yukarıdaki iki kişinin söylediklerinden hangisi daha doğru olur?

Sistemin kavrayışına kafa yordukça ve farkındalık yükseldikçe gelinen eşiklerden biri de bu oluyor. Üstelik öyle bir mesele ki, bu yorumu yapabilmen için defalarca kez deneyimler yaşar oluyorsun.

Geldiğim nokta ancak tabiki muhtmelen gelişecek ve evrimleşecek nokta şu ki; evrenin işleyişinde, tekamül sürecinde doğru ve yanlış kavramı yoktur. Sistemin işleyişini kabul etmek ve akışa bırakmak vardır. Bunu söylediğimizde de ortaya şu kavram çıkıyor; yargılamamak.

Yanlış yaptığını düşündüğümüz -aslında bizim algımıza göre yanlış- birini ne çabuk yargılarız değil mi? Peki hiç kendi yargılarının dogmalığını sorguladın mı? Kişinin neyi seçtiğini, ne için geldiğini, karmasının ne olduğunu bilemeyiz. He peki yalan söylemiştir ve bu yanlıştır diyebiliriz. O yanlışın sana öğretisi nedir? O orada nasıl bir tefekkür hali geliştirecek? Bu soruların cevapları asıl olandır.

Bir ilüzyon içerisindeyiz. Belki de sadece rüyalar alemindeyiz. Birbirimize sevgi ile, şevkat ile destek verdikçe gelişeceğiz, büyüyeceğiz. Bunu yaparken, birbirimiz ile ilişkilerimizi, 'iyi' hali gözeterek, yargısız ve güzellikle geliştirmeliyiz.

İleride bir gün, tüm insanlık olarak Kalp merkezli bir bakış açısı geliştirebilmemiz niyeti ile...

🌕

#günenot #farkındalık #ruhsalgelişim #durugörü